Basın Açıklaması

(25.04.2020)

BASINA VE KAMUOYUNA

Çin’de ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkileyen yeni tip koronavirüs (COVİT-19) salgınına karşın tüm dünya da  olduğu gibi ülkemizde de  etkin bir mücadele yürütülmektedir. Sağlık çalışanlarımız bu mücadelede hastalanma hatta hayatlarını kaybetme pahasına büyük bir özveri ile çalışmaktadır.

Sağlık kuruluşlarında COVİT-19 ile mücadele hastalığı tanılama ve tedavi olmak üzere iki aşamadan oluşmaktadır. Covit-19 şüphelisi olarak sağlık kuruluşuna başvuran vatandaşlarımıza uygulanacak algoritma Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu tarafından belirlenmiştir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) algoritmasına göre nefes darlığı gibi daha ileri düzeyde klinik bulgular yok iken akciğer tomografisi (BT) çekilmemesi önerilirken, ülkemizde Bilim Kurulu tarafından oluşturulan algoritmaya göre yüksek ateş ve öksürük olan herkese akciğer tomografisi (BT) çekilmesi önerilmektedir.  Bu da akciğer BT’ye olan talebi 2-3 kat artırmaktadır. Yetersiz sayıdaki BT cihazlaının iş yükü daha da artmaktadır. OECD ülkelerinde 1 milyon kişiye düşen BT cihazı sayısı 26.8 iken ülkemizde 14.8’dir. Türkiye cihaz sayısı bakımından OECD ülkelerinin gerisinde olmakla beraber, BT çekim yapılan ülke olarak  OECD ülkelerinin en başında yer almaktadır.

Bizim derdimiz sorunumuz COVİT-19 gibi salgınla mücadele ederken çok çekim yapıyoruz tartışmasına girmek değildir. Tüm sağlık çalışanlarının günlerce sevdiklerini, çocuklarını görmeden büyük özveri ve fedekarlıkla çalıştığı bir dönemde elbette radyoloji teknisyenleri ve teknikerleri meslektaşlarımızda bu özveriyi ve fedakarlıkları yaptıklarını görmekteyiz bu hakkı da teslim etmek lazımdır.

Radyoloji Teknisyenleri/Teknikerleri olarak sorunumuz şudur: 1) Sağlıklı ve güvenli ortamda çalışmak  2) Özlük hakları, ekonomik haklarımızın korunmasıdır. Sağlık Bakanlığı 22.04.2020 tarihinde Covit -19 nedeniyle Radyoloji Odalarının Enfeksiyon Kontrolü diye bir klavuz yayınladı. Klavuzda Covitli hastalar dışında diğer randevulu hastaların ileri bir tarihe ertelenmesi ve odaların temizlik ve dezenfeksiyonu için iki covitli hasta arasında en az 1 saat süre ayrılmasını belirtmektedir. Aslında olması gereken budur. Hiçbir itirazımız yok. Ancak günde minimum 250 hastanın çekildiği bir tomografi cihazında yeterli ve gerekli dezenfeksiyonun sağlanması ve yeterli süre odanın havalandırılması  MÜMKÜN DEĞİLDİR. Bu şartlarda ıslarla altını çiziyoruz ÇAPRAZ BULAŞMA RİSKİ ÇOK YÜKSEKTİR. Ne demek Çapraş Bulaşma ‘’Covit olmayan birinin BT cihazına girmesi o otamda bulunması nedeniyle bulaş olması’’dır. Yani deyim yerindeyse  ‘’Kaş yaparken göz çıkarmak ‘’tır.  O nedenle ısrarla yineliyoruz. COVİT-19 için belirleyici olan PCR testi uygulamak, ancak ve ancak klinik bulgu varsa BT çektirmek gerekiyor. Maalesef ülkemizde BT bir tarama aracı olarak kullanılıyor. Bu sakınalı bir durumdur. Hem radyasyon riski açısından hem de ÇAPRAŞ BULAŞMA riski açısından gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyoruz.

Sonuç olarak; Klinik açısından yeterli endikasyon yoksa akciğer tomografisi çekilmemelidir. Bayanlar ve çocuklar özellikle dikkat edilmelidir. Ayrıca BT’de çalışan sağlık personelinin çalışma koşulları gözden geçirilmeli ve koruyucu ekipman sorunu giderilmelidir.

Saygılarımızla.

Heybet ASLANOĞLI

TÜMRAD-DER Genel Başkanı

Yorumlar